ISSIZ KADIN
  DENEME 3
 

Dolunay Edalım dinliyor musun?
 
Körkütük rint gecelerimde, ıssızlığın meçhul alaca karanlığını yarıp divane ve biçare yalnızlığıma düşen dolunay oluverir duruşun. Beni en tenha kumsalların çiseli vaktinde yakalar ve bir şamar misali kalbime mıhlanırsın. O an anlarım ki damarlarımda bütün kanlar ilmik ilmik boşanır ve gönül edana vurgun düşer.
                                                                  
Gün olur Mecnun’un Leyla’sı dahi kıskanır endamını, o endam ki beni gecenin alayaz koynundan alarak uçsuz bucaksız ummanlara daldırır.
 
Yüzeysel ütopyalardan sıyrıldığım bir demde, loş akşamlardan boş caddeme gelirsin diye, demekten aciz kalırsa lisan, bilesin ki dolunay edalım o demlerde cesaretsizliğin kurbanı olmuştur bu yürek… Ve limansız gemiler duruşuna gizlenmekten sefil ise yine bil ki hüsranından el çekmiştir kor alevli bedenler…
 
Edasına bir âlemi esir eylediğim sevdalım! Bu kalem yeminlidir seni yazmaya kırılana kırdırılana değin…
 
Bir makber çiçeğini kokluyorsam yokluğunda, bir gün dönersin bahanesiyle seni bekliyorsam hasretin tozlu yollarında bu ateş sönmemiş demektir.
 
Ve dolunay edalım ne bu beden yenik düşer aşkına ve bu lisan tutsaktır hasret dolu visal yoluna, yalnızca bu kalem yaralı gönül vurgundur sevdana!
 

 
  Bugün 2 ziyaretçi (26 klik) kişi burdaydı! http://www.thinkgeek.com/images/blog/icon_facebook.gifFacebook'ta Paylaş  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol